İnfazın ertelenmesi kararı önemli bir hukuki uygulamadır. TCK ile düzenleme altına alınmış olan en ağır müeyyide özgürlüğe bağlayıcı yönü ile en caydırıcı olan hapis cezasıdır.

Hapis cezası, toplumda huzur ve düzenin sağlanabilmesi amacıyla verilmektedir. Suçlu herhangi bir şekilde suç işlemişse üzerine gitmekten ziyade kurtarılması da gereklidir.

Verilmiş olan bir hapis cezası kararının hükümlü ve ailesi açısından telafisi güç ve imkansız sonuçlar yaratmış olması ceza hukukunun amacı olan suçu önleme ve suçlunun topluma kazandırılması amaçlarından sapılmaması maksadıyla infazın ertelenmesi söz konusu olabilir. Bu da infazın bölünerek veya ertelenerek düzenlenmesi anlamına gelir.

Burada dikkat edilmesi gereken husus, infaz ertelenmesi ile hapis cezasının ertelenmesinin birbirine karıştırılmamasıdır. Hapis cezasının ertelenmesiyle ilgili şartlar farklı, infazın ertelenmesiyle ilgili şartlar farklıdır.

Belirttiğimiz gibi bir suçlu hakkında kesinleşmiş olan bir hapis cezası da verilmiş olsa cezanın ertelenmesi mümkündür.

İnfazın Ertelenme Şartları

İnfazın ertelenmesi, hükümlünün başvurusu üzerine hapis cezasının verildiği yerin infaz savcılığı tarafından alınır. İnfazın ertelenmesi kararı verilebilmesi için suçlunun çağrı üzerine kendiliğinden gelerek infaz savcılığına başvurusunu yapması gerekir. Eğer hükümlü kararı hakkında yakalama kararı çıkarılmışsa bu durumda yapılan itiraz da reddedilmiş olacaktır.

İnfazın Ertelenmesinin Mümkün Olmadığı Haller

TCK’ya göre suçlular hakkında bazı cezaların infazı söz konusu değildir. aşağıdaki durumlar ise bunları içermektedir.

• Örgütlü suçlardan hüküm giymiş olanlar,
• Disiplin ve tazyik hapsi nedeniyle hükümlü olanlar,
• Mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulanmasına karar verilenler,
• Yüksek okul bitirilmek istenmesi,
• Hastalığının sürekli tedavi gerektiriyor olması